Atatürk’ün leblebileri aşıran çocuğun sergisi

Atatürk’ün leblebileri aşıran çocuğun sergisi

Yazar Hanri Benazus’un Atatürk fotoğraflarından oluşan koleksiyonu, Medical Park İzmir Sanat Galerisinde açılan sergi ile İzmirliler ile buluştu. Aynı günün akşamında şair Yaşar Aksoy ile yazar Hanri Benazus, Atatürk ve İzmir temalı söyleşide tarihi bilgiler paylaştı.

Atatürk’ü 7 yaşındayken gören ve onun bulunduğu trene binerek sohbet etmesiyle bilinen iş adamı ve koleksiyoner Hanri Benazus’un Atatürk temalı fotoğraf sergisi, Medical Park İzmir Hastanesinin Westpark Outlet’teki Sanat Galerisinde açıldı. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın açılış kurdelesini kestiği Hanri Benazus’un Atatürk fotoğraf sergisinde 50 adet fotoğraf yer alırken, fotoğraflar ilgi gördü.

Benazus, Atatürk’ü anlattı

Hanri Benazus, şair Yaşar Aksoy ile birlikte aynı günün akşamında Medical Park İzmir Hastanesi sponsorluğunda İzmir’de bir otelde gerçekleşen ‘Atatürk’ün İzinde İzmir’ temalı söyleşiye konuk oldu. Benazus, Mustafa Kemal Atatürk ile tanıştığı anı anlatırken, Aksoy ise tarihe ışık tutan bilgiler paylaştı. Atatürk ile tanıştığında henüz çocuk olduğunu söyleyen Benazus, “Olay 9 Ekim 1937 tarihinde geçiyor. Ben 27 Mart 1930 doğumluyum; yani 7 yaşındaydım. O gün için çok büyük bir iktisadi kuruluş olan Nazilli Basma Fabrikasına geliyor ve o fabrikayı açtıktan sonra ufukta ikinci dünya harbinin çıktığını varsaydığı için Ege’de tatbikatlar yaptırmaktadır. O da Aydın’ın Söke Ortaklar ve Çamlık beldeleri arasında yapılıyordu. Nazilli’den hareket eden trenin ilk durağı bizim o zamanlar yaşadığımız Ortaklar Köyüydü. Okur-yazar oranı oldukça düşük 40 hanelik küçük bir köydü Ortaklar. Babam da okuma yazma bilen 3 kişiden biriydi. Atatürk’ün geleceği haberini alınca babam eve geldi ve elbiselerini değiştirdi. O zamanlar evde, sokakta her yerde Atatürk konuşulurdu. Ben de o duygularla büyüyen bir çocuk olarak babama ‘ben de geleceğim karşılamaya’ dedim” diye konuştu.

“Atatürk benim elimden tuttu”

Babasıyla beraber tren istasyonuna gittiğini ve civar köylerden gelenlerle birlikte istasyonun çok kalabalık olduğunu belirten Benazus, “İstasyonda biraz bekledikten sonra Atatürk’ün treni istasyona geldi ve perona yanaştı. Atatürk tek başına indi trenden ve köylülerin arasına girdi. Sonra köylüler ile sohbete başladı. Yanında bir koruma ve bir yardımcısı yoktu, tek başınaydı. Köylülerle konuşurken ben de çocukluk heyecanıyla babamın elinden kaçtım ve Atatürk’ün yanına gittim. Ben onun için sıradan bir köylü çocuğuydum. Köylüler ile konuşurken bir yandan da saçlarımla oynamaya başladı. Atatürk sohbetleri bitirdikten sonra benim elimden tuttu ve trene bindirdi. Karşısına oturttu” dedi.

“Türklüğün ne demek olduğunu o zaman anladım”

Gittiği konferanslarda adından dolayı ön yargılarla karşı karşıya kaldığını anlatan Benazus, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Ben onun masasındaki leblebileri yerken o penceresinden insanlara selam veriyordu. Selam vermesi bittikten sonra Atatürk adımı sordu. Adım Hanri soyadım Benazus dedim. Bana ‘sen kimsin’ demedi. ‘Adın neden Ahmet, Mehmet değil’ demedi. 7 yaşında bir çocuktum ve Türklüğün ne demek olduğunu Atatürk’ün sormadığı sorularla anladım.”

Hanri Benazus Atatürk ile tanışma anını anlatırken salonda duygu dolu anlar yaşandı.

Özel Türk bayrağı

Şair Yaşar Aksoy ise 100 slayttan oluşan içinde tarihi görseller olan bir sunum gerçekleştirdi. Kurtuluş günü öncesi kadınların evlerinde diktiği Türk bayraklarından bir örneğin de kendisinde olduğunu söyleyen Aksoy, 9 Eylül’den bir gece önce, Sırriye Hanım’ın dikiş makinesinde kızının elbisesinden yaptığı Türk bayrağını Hanri Benazus ve Moderatör Gülşah Elikbank ile açarak selam verdi. Söyleşinin sonunda yazarlar kitaplarını imzalatarak, katılımcılar ile fotoğraf çektirdi. Sergi 27 Kasım tarihine kadar ziyarete açık olacak.